bediüzzaman ontolojisinde zıll kavramı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
bediüzzaman ontolojisinde zıll kavramı etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

17 Kasım 2015 Salı

ZILL

BEDİÜZZAMAN’IN (r.aleyh) ONTOLOJİSİNİN KAVRAMLARI

ZILL (GÖLGE ) KAVRAMI
     
   Zıll, İlahi tecellinin bir varlığa tecellisinden sonra, o varlıktan diğer varlıklara yansımasıdır. Tecellinin tecellisi şeklinde tanımlanabilir.
    
   “Hem şu esbaba dalmış Eski Said gibi mektebli feylesof ise, Kamer'e âşık olan "Katre" olsun ki; Kamer, Güneş'ten aldığı ziya zıllini ona verir ve onun gözbebeğine bir nur verir. O da o nur ile parlar. Fakat o "Katre" o nur ile yalnız Kamer'i görür. Güneş'i göremez, belki imanıyla görebilir.”[1]
      
    “Zira mukarrerdir ki: Masnudaki feyz-i kemal Sâni'in zıll-i tecellisinden muktebesdir.”[2]
     
    “Bazı mazhar olan zât, bir ismin tam cilvesine medar olamıyor. Hem külliyet ve cüz'iyet ve zılliyet ve asliyet itibariyle cilve-i esma, başka başka suret alıyor. Bazı istidad, cüz'iyetten geçemiyor ve gölgeden çıkamıyor. “ [3]
     
   “Hakikatı, zılliyedir. Yani, hak ve vâcib bir hakikatın cilvesini taşıyan mümkin ve miskin bir zılldir. Vazifesi ise, kendi Hâlıkının sıfât ve şuunatına mikyas ve mizan olarak, şuurkârane bir hizmettir.” [4]
     
    “Ve keza o eblehler tecelli ile husule gelen vücud-u zıllîyi, vücud-u hakikî ve aslîden fark edemezler, birbiriyle iltibas ederler. Bunun için, bir şeyde şemsin timsalini, gölgesini gördükleri zaman; şemsin hararetini, ziyasını ve sair hususiyatını da istemeye başlarlar.”[5]
     
   “Bu sır, daire-i vücub, tecerrüd ve ıtlak hasaisindendir. Ve fâil-i aslînin mahiyetiyle, zıllî olan münfail arasındaki mübayenet-i lâzımesidir. Meselâ: Şems timsallerine kayyum olduğu için fevkalhad onlara bir kurbiyeti vardır. Âyinedeki zıll ve gölge ile semada bulunan asıl arasındaki mesafe kadar da bu'diyeti vardır.”[6]




[1] Bediüzzaman Said Nursi, Risale-i Nur Külliyatı, Sözler, Nesil Yay. İstanbul 1966, I. C. sf. 145
[2] Bediüzzaman Said Nursi, Risale-i Nur Külliyatı, M.Nuriye, Nesil Yay. İstanbul 1966, I. C. sf. 1372
[3] Bediüzzaman Said Nursi, Risale-i Nur Külliyatı, Sözler, Nesil Yay. İstanbul 1966, I. C. sf. 145
[4] Bediüzzaman Said Nursi, Risale-i Nur Külliyatı, Sözler, Nesil Yay. İstanbul 1966, I. C. sf. 241
[5] Bediüzzaman Said Nursi, Risale-i Nur Külliyatı, M.Nuriye, Nesil Yay. İstanbul 1966, I. C. sf. 1319
[6] Bediüzzaman Said Nursi, Risale-i Nur Külliyatı, M.Nuriye, Nesil Yay. İstanbul 1966, I. C. sf. 1367